Bloğumuzu Beğendiniz mi?

Çekirdekli Siyah Kuru Uzüm

Özellikleri:

  • Sedefe bağlı kaşıntılara karşı
  • Strese bağlı kaşıntılara karşı
  • Alerjiye bağlı şiddetli kaşıntılara karşı. alerjiye karşı direnç kazandırıcı.
  •  Ani gelişen kaşıntılara karşı

Değerli okuyucu, üzüm çekirdeği üzerine olan çalışmalarım uzun yıllar öncesine
dayanmaktadır. Yaklaşık yirmi yıldan beri araştırıyorum. Zaman zaman üzüm
çekirdeği üzerine yazılar okuyorum veya sohbetlerde üzüm çekirdeğinin
faydalarından ve özelliklerinden bahsediyorlar. Son yıllarda üzüm çekirdeği ekstreleri
veya çekirdekleri mağazalarda satılmaya başlandı. Birçok rahatsızlık için önerildiğini
görüyorum. Ancak, kitaplarıma kendi tarafımdan araştırmadığım hiçbir bilgiyi
almıyorum.

Herhangi bir bitki veya doğal ürün hakkında duyduğum veya okuduğum hangi özellik
olursa olsun mutlaka kendim araştırıp ortaya koyarım. çoğu zaman, bir bitki
hakkında yazılmış önemli bir bilgiyi kendim aynı bitkide araştırdığım zaman
bulamıyorum. Benim söz konusu bitkinin özelliğini araştırmalarım esnasında
bulamamış veya görememiş olmam şüphesiz ki o bitkide bahsedilen özellik yoktur
anlamına gelmez. Ancak şu noktayı da belirtmek isterim ki, çoğu zaman
araştırmalarımın neticesinde benim bulduğum bir sonuç çok daha önceden başkaları
tarafından bulunmuş olabiliyor. Bu takdirde de kitaplarıma bu türden bilgileri zaten
biliniyor diyerek almıyorum.

  Çok ender olarak daha önceden başkaları tarafından da bulunmuş bir bilgiyi kitabıma
alıyorum. Bu sadece ilgili bitkinin hazırlanış şeklinin, eksik veya yetersiz olduğu
durumlarda gerçekleşmektedir. Örneğin, söz konusu bitkinin demleme süresi yanlış
önerilmiş oluyor veya türü belirtilmemiş oluyor veya da bitkinin kullanılmaması
gereken kısımları belirtilmemiş olabiliyor. Kısaca, kür olarak hazırlanış ve tüketim
şekli eksik, yetersiz veya da hiç belirtilmemiş olabiliyor.
Değerli okuyucu, size burada üzüm çekirdeğinin tek bir özelliğinden bahsedeceğim.
Belki, bunu az bulabilirsiniz. Veya basit de bulabilirsiniz. Ancak, insanın sağlığı
bozulmaya görsün, en basit bir rahatsızlık tüm yaşam kalitesini bozar, verimlilik
düşer, dikkat dağılır. Çare, kısa sürede bulunamaz ise, endişe duygusu da gelişmeye
başlar. "Acaba, bende çaresiz bir dert mi var?" sorgusu başlar. Bu sorgulama ve
tereddüt stresi tetikler. Psikoloji olumsuz etkilenmeye başlayabilir. Stres, mevcut
şikayeti daha da hızlandırır ve artırır.

  Bir sedef hastası, "Hocem, sedefin kesin tedavisi yok biliyorum, Allah nzası için, beni
şu kaşmtJIardan kurtaracak bir öneriniz de mi yok? Artık, dayanamıyorum,
çelışemıyorum. Uyku bana haram oldu. Yorgun ve bitkinim. Antihistamin
kullerııyorum fayda etmiyor. Birkaç farklı antihistamin denedim onlar da fayda
etmedi." diye belirtti. Bilmeliyiz ki antihistamin ilaçlarının bazıları yorgunluğu daha da artırabilir.    Değerli okuyucu, bu insanın çektiğini düşünebiliyor musunuz? Sedefe bağlı
kaşıntı zor bir çiledir. Hele hele strese bağlı olarak gelişmiş kaşintılar.


Alerjiye Karşı Direnç Kazanmak


Bazı insanlar alerjiktir. Gün içerisinde yedikleri herhangi bir şeyonlarda kaşıntıya
sebep olabilir. Kendilerine nelerin alerji yaptığını zamanla öğrenmişlerdir. Onlardan
uzak dururlar. Bu sayede rahat ederler. Ancak, günümüzde tüketiğimiz ambalajlı
besinlerin hemen hemen hepsi alerjiyi tetikleyebilecek katkı maddeleri içermektedir.
Birçok sebze artık hibrid tohum (melez) olarak adlandırılan ebter tohumdan
üretilmektedir. Transgen tohumlardan (ebter tohum) veya hibrid tohumlardan (ebter
tohum) elde edilen sebzelerin alerjik reaksiyonları ortaya çıkardığı bir gerçektir.
Doğal tohumlarsa (ebter olmayan tohumlar), bağışıklık sistemimizi hem daha fazla
güçlendirmektedirier, hem de etkin maddeler bakımından daha zengindirler. Hibrid
tohumlar, hastalıklara karşı önleyici ve koruyucu etkin maddelerin birçoğundan
yoksundurlar ve de karmaşık yapılı doğal dengeyle uyumlu olmayan polyphenol
grupları içermektedirler. Bu polyphenol grupların insan metabolizması üzerinde nasıl
etki gösterebileceği konusunda hiçbir bilgiye de sahip değiliz. Bu anlamda
teknolojinin sunduğu rahatlık ve konfor günümüz insanın doğal beslenme ve doğal
yaşam kalitesini bozmakta ve sonuçta sağlığını olumsuz etkilemektedir.
Tüm bunlara ek olarak soluduğumuz havanın artan kirliliği de alerjiye olan
yatkınlığımızı artırmaktadır. Eğer, vücudumuzu allerjiye karşı güçlendirmek
istiyorsak, taze olarak ezilmiş üzüm çekirdeği tüketimi adeta bir mucizedir. Zaman
zaman uygulanacak bu kür, alerjiye karşı korur, önler ve direnç kazandırır. Alerjiye
sebep olan başlıca faktörler arasında

• yanlış beslenme
• çevremizde kullandığımız veya solduğumuz kimyasallar
• bağırsak bozuklukları
• stres
• asidik stres
• ağızda diş dolgusuna bağlı pil
• inek sütü
• polen ve güneş
• ev tozları ve akarlar
• küflü peynir çeşitleri
• yaşam ortamındaki rutubetli duvarlar
• hayvan tüyleri
• mobilyalarda kullanılan formaldehid

bulunmaktadır. Bu saydıklarım, uzman hekim tarafından ve alerji testi neticesinde
belirlenebilir ve kolaylıkla önlem i alınıp tedavi edilebilir.

Bir Anım

Uzun zamandır görmediğim bir tanıdığım, benimle görüşmek istediğini ve acil
olduğunu söyledi. Kendisine randevu verdim. Oldukça heyecanlıydr. Gelir gelmez
anlatmaya başladı. Önce ellerini ve avuçiçini gösterdi. Parlak kırmızı renkli nokta
nokta çok sayıda iltihapsız toplu iğne başından biraz büyük kızarıklıklar vardı. Bazı
kızarık noktalar birleşmiş mercimek büyüklüğüne ulaşmıştı. Göğüs kısmında da
sayıları beş-altı adet kırmızı renkli kızarıklıklar bulunuyordu. Ayaklarının kenarlarını
ve topuk çevresini de aynı kırmızı renkli mercimek büyüklüğünde kızarıklıklar
sarmıştı. Hekime gittiğini ve kendisine antihistamin ile rahatlatıcı ve de gerginliği alıcı
hafif bir antidepresan verdiğini anlattı. Bir haftadır ilaçlarını kullandığı halde
yayılmanın ilerlediğini anlatıyor, hem panik hem de stres yapıyordu.
Bana yardımcı ve destekleyici olarak bitkisel bir şey önerip öneremiyeceğimi sordu.
Hekiminin henüz kesin emin olmamakla beraber "liketı" adı verilen hastalıktan
şüphelendiğini, eğer bir hafta daha geçmez veya mevcut tedaviye cevap vermezse,
yaklaşık 40 mg kortizon tedavisine başlayacağını anlattı.
Kendisine bir müddet şeker tüketimini tamamen kesmesini ve günde iki kez aç
karnına yirmi-yirmibeş tane kuru siyah üzüm çekirdeğini havanda ezip bekletmeden,
ağızda bir miktar daha çiğneyip tüketmesini önerdim. Ancak, kuru siyah üzümün
sadece çekirdeklerini çıkarıp tüketmesini, etli kısmını tüketmemesini söyledim.
Aradan üç gün geçtikten sonra tekrar geldi. Parlak kırmızı renkli çok hafif tümsekli
kızarıklıkların sönmeye başladığını ve bazılarınınsa tamamen yok olduğunu büyük
bir mutlulukla anlatıyordu.
iş çıkışı, elli yaşlarında bir arkadaşım ın ziyaretine gitmiştim. Sohbetimiz esnasında
hemen hemen her akşam güneş battıktan sonra, sadece her iki el parmaklarında
yaklaşık yarım saat süren kaşıntılarının olduğunu, sonra da tamamen geçtiğini, fakat
düzenli olarak her akşam vakti bu durumu yaşadığını anlatmıştı.
Kendisine birkaç gün siyah üzüm çekirdeği kürünü uygulamasını önerdim. Aradan
geçen bir ay sonra ofisime uğrayıp teşekkür etti. Kullandığının ertesi gününden sonra
bir daha elleri kaşınmamış.

Siyah Kuru Üzümün Raf Ömrü Çok Önemlidir


Üzüm çekirdeğinin gücünden faydalanabilmek için, raf ömrünün bir yılı geçmemiş
olması gerekir. Eğer, satın alacağınız siyah kuru üzüm çekirdeklerinin raf ömrü bir yılı
geçmiş ise, amaca uygun değildir. Çekirdekli kuru siyah üzümün raf ömrünü doldurup
doldurmadığını nasıl anlayabiliriz? Bunun için yapılacak iş oldukça basittir. Satın
almadan önce, bir-iki tane çekirdekli siyah üzümden ağzınıza alınız ve dişlerinize
zarar vermeden dikkatlice çekirdeklerini çatlatınız. Ve çiğnemeye devam ediniz. Raf
ömrünü doldurmamış çekirdeklerin hafif buruk tadı açığa çıkar. Çekirdeği çiğnerken
hafif buruk tad alınamıyorsa, bir yıldan fazla rafta beklemiş demektir ve amaca uygun
değildir.

Kornişon - Sakızkabağı Hakkında Genel Bilgi

Kornişon

Kornişon aslında olgunlaşmamış, 2,5-7,5 santimetreyken toplanmış salatalıktır. Kornişon, çoğu kez dereotu gibi şifalı otlarla ve karabiber yada hardal tohumu gibi baharatlarla tatlandırılan tuzlu suyla yada sirkeyle turşusu kurularak saklanır. Birçok özel salatalık kültivarı, kornişon yetiştirmek için özel olarak geliştirilmiştir. Aslında akraba olmasına rağmen farklı bir tür olan oval, siğilli , dikenli bir çeşidide vardır-Batı Hint yada dikenli kornişon.

Dikim Yeri, Zamanı Ve Yöntemi

Konişon açık hava salatalığı ile aynı şekilde yetiştirilmektedir. Serin iklimlerde tohumları örtü altında ekim ve fidelerin ilk bahar sonunda  yada yaz başında, toprak ısınınca ve don tehlikesi geçince dikin.

Rutin Bakım

Yabanı otları temizleyen ve düzenli sulayın, toprağı asla kurutmayın. Uzun bitkileri desteklemek için kamış kullanın. Özellikle büyüme yavaşsa ve yapraklar renklerini kaybediyorsa iki haftada bir sıvı verin..

Hasat

Boyları 2.5 santimetre olunca kornişonları toplayın ya da dilimleyip dereotlu turşuda kullanacaksanız daha fazla büyümelerine izin verin. önemli olan düzenli toplamaktır. Çok hızlı büyür ve çok irileşirse renkleri sararır, acılaşır ve yeni meyvelerin büyümesini önler.

Aksilikler

Kornişon, açık alan salatalıklarıyla aynı haşare ve hastalıklardan zarar görür.